Sanatçımız Ivo Petrov geçen aylarda Bulgaristandaki Nuance Galeri’ de oldukça başarılı bir sergi gerçekleştirdi. Eşi sanatçı Nina Petrova ile birlikte gerçekleştirdiği sergiye ilgi çok yüksek oldu.

Ivo Petrov, 19. Yy sonları ve 20. yüzyılın başlarında Gustav Klimnt’in de içinde bulunduğu bir grup sanatçı tarafında geliştirilen Sessecion (Ayrılma) akımından güçlü bir şekilde etkilenmiştir. Akademik sanattan uzaklaşan bir grup modernist sanatçı, renklerin güçlü kullanımıyla iki boyutlu süslemeci üslubu birleştirmiştir. Mimarlık, endüstriyel tasarım, cam, seramik gibi farklı disiplinlerde etkisini gösteren akımın en bilinen örneği Viyana’daki Sessescion Binası’dır. Binanın alınlık kısmında  “Çağın sanatı yapılmalı, sanatın özgürlüğü olmalıdır.”  cümlesi, akımın anlayışını ifade etmektedir. 

Geçmişe duyduğu özlemin etkisiyle; resimlerini retro tarzdaki figürlerle harmanlıyor ve karışık teknik kullanıyor. Ivo, anılarınızı bambaşka bir bakış açısıyla tuvale aktarıyor. Daha önce birçok tanınmış ismin fotoğraflarını masalsı bir anlatımla büyüleyici bir tabloya dönüştüren sanatçı, fotoğrafların duygusunu boya ile çalışmayı çok sevdiğini söylüyor. 

Şimdilerde ise yeni seçkisi için yoğun bir hazırlık sürecinde olan sanatçı, Carre d’Artistes Istanbul’da sergileniyor olmaktan çok mutlu.